Euronews/Ipsos’un Avrupa çapında yürüttüğü araştırma, aşırı sağa olan desteğin arttığını, Yeşiller ve Liberallerin ise azaldığını gösteriyor. Ancak ankete göre Avrupa Parlamentosu’nun aritmetiğinde önemli bir değişiklik olmayacak.
Bir sonraki Avrupa Parlamentosu’nda aşırı sağa verilen destek artacak ancak Ipsos’un Euronews için yaptığı ve bugün (19 Mart) yayınlanan bir ankete göre Avrupa yanlısı partiler sandalyelerin %63’ünü elinde tutacak.
AB nüfusunun %96’sını temsil eden ülkelerde yaklaşık 26.000 kişiyle yapılan bu özel anket, Haziran ayında yapılacak kritik seçimlere dair ipucu sağlıyor.
Ankete göre beklenen sonuçlar Avrupa Parlamentosu’nun aritmetiğini değiştirmeyecek; yani merkezci partiler yasa çıkarmak için gereken çoğunluğu sağlamaya devam edecek.
Ancak araştırmaya göre radikal ve AB’ye şüpheyle yaklaşan sağ partiler önemli kazanımlar elde ederek altı kurucu AB ülkesinden dördünde anketlerde üst sıralarda yer alıyor.
6-9 Haziran 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek seçimler, yaklaşık 400 milyon kişinin oy kullanma hakkına sahip olmasıyla dünyanın en büyük seçim etkinliklerinden biri.
Avrupa’nın salgın hastalıklar, enflasyon ve büyük ölçekli savaşlarla karşı karşıya kaldığı beş çalkantılı yıla rağmen Ipsos, AB’nin iki baskın siyasi partisinin kaderinde önemli bir değişiklik olmayacağını öngörüyor.
Avrupa yanlıları çoğunluk kazanmaya devam ediyor
Ankete göre merkez sağ EPP ve sol sosyalistlerin milletvekili sayısında önemli bir değişiklik olmayacak.
Ankete göre Emmanuel Macron’un üçüncü sırada yer alan Yenilenen Avrupa koalisyonu biraz zayıflıyor. Oylarını artıran radikal sağ gruplar ID ve Avrupa şüphecileri ECR, Yeşiller’i altıncı sıraya geriletecek.
Bir sonraki Avrupa Parlamentosu’nun ilk önemli görevlerinden biri Avrupa Komisyonu Başkanını onaylamak olacak.
Sonuçlar, Sosyalistler ve Yeşiller veya Liberaller de dahil olmak üzere Avrupa yanlısı diğer iki ana partinin desteğiyle ihtiyaç duyduğu çoğunluğu alabileceğini gösteriyor.
Ancak Avrupa Politika Merkezi’nden Fabian Zuleeg, Euronews’e verdiği röportajda bu rakamların hikayenin tamamını anlatmadığını, zira pratikte partilerin ve ülkelerin bireysel politika konularındaki ortak oylarına her zaman sadık kalmadıklarını söyledi.
Brüksel merkezli düşünce kuruluşunun genel müdürü Zuleeg, merkez zayıflarsa özellikle tartışmalı konularda parlamentoda çoğunluk elde etmenin çok daha zor hale geleceğini söyledi.
Zuleeg, bunun Avrupa Komisyonu’nun harcama programları veya standart belirleme gibi yasama dışı araçlara daha fazla güvenmesine yol açabileceğini ekledi.
Radikal sağın yükselişi
Marine Le Pen’in (Rassemblement National) liderliğindeki partinin, Alman CDU/CSU ile birlikte on sandalye daha kazanarak Avrupa Parlamentosu’nun en büyük partisi olması bekleniyor.
Kasım 2023’te yapılacak ulusal seçimlerin sürpriz galibi Hollandalı Geert Wilders dokuz sandalye kazanacak.
Giorgia Meloni’nin Fratelli d’Italia partisinin İtalya’daki 76 sandalyenin 24’ünü alması beklenirken, Belçika’daki iki sağ parti, Flaman Çıkarları ve NVA’nın üçer sandalye alması bekleniyor. Alman partisi AfD’nin 15 milletvekili seçerek ülkede üçüncü sıraya yükselmesi bekleniyor.
Euronews’e konuşan akademisyen Cas Mudde, bu başarıların Avrupa politikaları üzerinde etkili olabileceğini, göçmenlik ve yeşil yasalar konusunda daha sert bir çizgide kalınabileceğini söyledi.
Ancak Avrupa’daki aşırı popülistler konusunda uzman Georgia Üniversitesi profesörü Mudde, aşırı sağcıların Ukrayna’ya destek ve Brexit tarzı bir geri çekilme gibi konularda her zaman aynı fikirde olmadıklarını söyledi.
REKLAMMudde, Euronews’e e-posta yoluyla yaptığı açıklamada, “Genel olarak, daha fazla Avrupa entegrasyonuna verilen destek azalacak” dedi ancak ekledi: “Günümüzde çoğu aşırı sağ parti, AB’den ayrılmak yerine dönüşmek istiyor.”
Yeşiller desteğini kaybediyor
Bir başka potansiyel değişiklik, 2030 yılına kadar emisyonları %55 oranında azaltmayı hedefleyen AB’nin çevre politikasında meydana gelebilir.
Ankete göre Yeşiller Partisi çoğunluğu Fransa ve Almanya’da olmak üzere 17 milletvekilini kaybederken, EPP’nin AB’nin yeşil politikalarına karşı tutumu son dönemde güçlendi.
Ancak Euronews’e verdiği röportajda Jos Delbeke, AB’nin genel stratejik hedeflerini zaten belirlediğini ve bunun iklimde U dönüşü anlamına gelmediğini söyledi.
Daha önce Avrupa Komisyonu’nun iklim değişikliği bölümünü yöneten, Floransa Ulusötesi Yönetişim Okulu profesörü Delbeke, “Önemli mevzuat parçaları halihazırda kabul edildi” ve bir sonraki görevde daha çok bunların uygulanmasına odaklanılacak, dedi.
REKLAMDelbeke, artan çiftçi protestolarına ve kirlilikle mücadele ve doğayı korumak için yapılması gereken çalışmalara rağmen Yeşil Anlaşma’yı iptal etmenin “çok zor” olacağını söyledi.
Belirsizlikler devam ediyor
Ipsos, 23 Şubat – 5 Mart tarihleri arasında 18 ülkede 25.916 kişiyle telefonla ve çevrimiçi olarak röportaj yaptı.
Bu sonuçlar daha sonra temsil edilebilirliği sağlamak amacıyla yeniden ağırlıklandırıldı ve geri kalan dokuz AB üyesi için tamamlandı.
Ancak henüz önümüzde üç ay var ve bunlar sonuç değil tahminlerdir. Seçimler bittikten sonra bile yeni koalisyonlar oluşabilir.
Göz önünde bulundurulması gereken önemli bir nokta, ankete göre milletvekillerinin yaklaşık %10’unu oluşturabilecek, herhangi bir tanımlanmış gruba ait olmayan “kararsız” milletvekillerinin rolüdür.
REKLAM
